Doymamış yağ asitleri düşük mortalite riski ile ilişkilidir.
Doymamış yağ asitleri ve mortalite
Yağ, organizma için elzemdir. Deri altı yağ tabakası vücut ısısının kaybını önler ve yağlar organları çevreleyerek dış etkenlerden korur, midenin boşalmasını geciktirir. Daha çok hayvansal yiyeceklerin bulunduğu diyetlerin yağ oranı tahıllara dayalı diyetlerden yüksektir. Amerika Diyet Kılavuzu’nda (2015-2020) total yağ miktarından daha çok, aldığımız yağ asidi tipine dikkat etmemiz gerektiği vurgulanmaktadır.
Harvard Halk Sağlığı Okulu’nda yapılan bir çalışmada; 126,233 katılımcının beslenme düzeni 2-4 yıl arası takip edilmiş, katılımcıların 33,304’ünün kardiyovasküler hastalıklar, kanser, nörodejeneratif ve solunum hastalıklarından ölmüş oldukları rapor edilmiştir. Araştırmada ölüm oranı, yüksek trans ve doymuş yağ asidi(tereyağı, hayvansal iç yağ, kırmızı et) alımı ile ilişkilendirilmiştir.
Doymamış yağ asiti ( zeytinyağı, fındıkyağı, bitkisel yağlar, kolza ve keten tohumu yağı, balık ) tüketenlerde ölüm oranı daha düşük bulunmuştur. Ayrıca doymamış yağ asitlerinin total ve LDL (kötü) kolesterol seviyelerini düşürdüğü gözlemlenmiştir.
Yağ miktarını azaltıp yerine karbonhidrat alımı
Yapılan çalışmada, yağ yerine karbonhidrat alımının da ölüm oranını artırdığı gösterilmiştir. Çünkü; karbonhidrat ağırlıklı beslenmede rafine nişasta ve şeker içeriği, doymuş yağlar kadar mortalite riskine yol açar.
Daha sağlıklı bir yaşam için doymuş yağlar daha az tüketilmeli ve yerine doymamış yağ asitleri tüketimi artırılmalıdır.
[toggle title=”Higher consumption of unsaturated fats linked with lower mortality rates”]Harvard T.H. Chan School of Public Health, Higher consumption of unsaturated fats linked with lower mortality rates, 2016.[/toggle]
[toggle title=”Beslenme”]Baysal A. , Beslenme, 2014.[/toggle]